DİYARBAKIR:Nurhak Çartay,18 yaşında:17 Temmuz 2012 günü, Diyarbakır'da polisin arkadan açtığı ateş sonucu ensesinden vurularak öldürüldü.
'Dur' ihtarı olarak kayıtlara geçti.
Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde düzenlenen cenaze törenine polisin müdahale ettiği esnada kurşunla yaşamını yitirdi. Görgü tanıkları ve Taşar’ın ailesi, Özgür Taşar polis tarafından öldürüldüğünü iddia ettiler, 04.06.2012
BARAN TURSUN ADALET AKADEMİSİ ---
Uluslararası insan hakları çerçevesine uyumlu faaliyet gösterecek Baran Tursun Adalete Erişim Akademisi, bundan sonra da Avrupa Birliği fonlarıyla finanse edilecektir.
http://www.baransav.com/?pnum=703&pt=Stratejik+Plan+belirleme+%C3%A7al%C4%B1%C5%9Ftay%C4%B1
Er Selman Pınar 29.04.2012 günü Batman'da polis tarafından gözaltına alındıktan sonra ölü bulundu
Polis cinayeti no: 111, kurban: Hacı Zengin, Yer:İstanbul ///// İstanbul’da, polisin attığı biber gazı kapsüllerinin kafasına isabet etmesi sonucu kaldırıldığı Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde hayatını kaybetti.
Yapılan araştırmada Kamile Özbek’i öldürenin Fatih Yurdakonar adında görevli polis memuru olduğu ortaya çıktı. Kadının evinin tapusunu üstüne geçiren, bankadaki paralarını da alan 19 yıllık polis Fatih Yurdakonar tutuklandı
15 Şubat günü merkez Bağlar İlçesi E Tipi Cezaevi üst köşesinde polis panzerinden sıkılan tazyikli su ile yere düşüp başını kaldırıma çarpan ve beyin kanaması geçiren 75 yaşındaki Ayşe Al, yaşamını yitirdi. 15 Şubat'tan bu yana Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Al'ın sabah saatlerinde yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Mahir Zorbey, 04.03.2012 günü, Aydın'da polis tarafından öldürüldü. Cinayete tepki gösteren Zorbey'in dedesi İbrahim Demirkaya, "Torunum, bilerek kasıtlı olarak vurulmuştur. Eğer polis düştüğünde tabanca ateşlenmişse, kurşun yere yakın seyrederdi. Nasıl olur da, kurşun 1 metre 75 santimetre sekip başına isabet eder. Hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi. Devamı oku..
Diyarbakır’da Sivil toplum kuruluşların düzenlediği mitingin ardından düzenlenen gösteriler sırasında Murat Elibol adlı bir genç sırtından vurularak öldürüldü.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde okuyan ve deprem sonrası memleketi Çınar'a dönen 21 yaşındaki Murat Elibol adlı öğrencin polis tarafından sırtından vurulduğu iddia edildi.
ANKARA / 10.11.2011: Altındağ’da görevli polis memuru Veli Akpan, önce evinde eşi Yasemin Akman'ı ve kayınvalidesi Hacer Ağlayan'ı, daha sonra görev yaptığı birimdeki amiri Ali Sapan'ı tabancayla vurdu. Polis memurunun eşi ve amiri hayatını kaybederken, kayınvalidesi yaralı olarak hastaneye kaldırıldı
ANKARA / 10.11.2011: Altındağ’da görevli polis memuru Veli Akpan, önce evinde eşi Yasemin Akpan'ı ve kayınvalidesi Hacer Ağlayan'ı, daha sonra görev yaptığı birimdeki amiri Ali Sapan'ı tabancayla vurdu. Polis memurunun eşi ve amiri hayatını kaybederken, kayınvalidesi yaralı olarak hastaneye kaldırıldı
Yeşim Çelik: Polisin 103. Kurbanı. KÜTAHYA Dumlupınar Üniversitesi öğrencisi Yeşim Çelik (23) 20 Şubat 2011’de yeni tanıştığı İstanbul Bağcılar’da görevli polis Salih Kaya tarafından vurularak öldürüldü. Polise göre Yeşim intihar etmişti, ama yapılan incelemede polis tarafından öldürüldüğü kesinleşti |
17 yaşında ki Çağdaş Gemik, Antalya’da bir arkadaşıyla bisikletiyle gezerlerken, gündüz vakti polisin dur ihtrına uymaığı gerekçesiyle açılan ateş sonucu hayatını kaybetti. |
Şerzan Kurt: Muğla’da bir polis tarafından öldürülen Şerzan Kurt’un davası, Muğla’dan Eskişehir’e alındı. Uluslararası Baran Tursun vakfı, Şerzan Kurt davasını ‘Hedef dava’ seçti . Video izle… |
Halil İbrahim Oruç: polisin silahından çıkan kurşunla ölen; silahın polis, failinin ise belirlenemeyen polisin sorumlu olduğu 95. Ölüm olayıdır. Halil İbrahim Oruç, polisin silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetti. |
VOLKAN POLAT: 6 Nisan 2006 günü Polat, arabası ile gitmekteyken, Sivil araçla Polat’ı kovalayan polisler arkadan ateş ederek aracın lastiklerini patlatmış, ardından yanına geldikleri Polat’ı göğsünden vurarak öldürmüşlerdi. |
|
M.Şirin Çiftçi: 2007 yılı PVSK’dan sonra failin polis olduğu 100. Ölüm olayı; Diyarbakır'ın merkez Sur İlçesi Cemal Yılmaz Mahallesi'nde, polisler, Mehmet Şirin Çiftçi (20) adlı yurttaşı kapısının önünde ateş ederek öldürdü. Dosya oku..
|
Doğan Teyboğa: 2007 yılında yürürlüğe giren PVSK’dan sonra polisin sorumlu olduğu 99. Ölüm olayı; Şırnak’ın Silopi İlçesi'ndeki gösteriye müdahale eden polisin kullandığı gaz bombası Doğan Teyboğa'nın ölümüne neden oldu. Devamı oku..
|
Enver Turan:15 yaşında ki Enver Turan kolluğun orantısız güç kullanması sonucu hayatını kaybetti. 23 Şubat 2010'da Hakkâri’de çıkan olaylarda, bir uzman çavuşun açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden Enver Turan’ın (15) davası Hakkari’den Yozgat’a alındı. |
KAZIM ŞEKER: Bismil'de polis kurşunu ile öldürülen lise öğrencisi Halil İbrahim Oruç'un katillerinin bulunması talebiyle bir yürüyüş yapıldı. Polis yapılan yürüyüşe orantısız güç kullanarak saldırıya başladı. Atılan gaz bombalarından etkilenen Kazım Şeker (60) isimli yurttaş yaşamını yitirdi.
|
ÇİĞDEM ŞAHİN: Gaziantep'ten İzmir'e geldi ve İzmir'de çevik Kuvvet'te görevli polis Anıl .K.G. ile görüştü, daha sonra görüştüğü polisin silahıyla şakağından vurulmuş halde bulundu. |
ÖZGE KEYİKÇİ: 17 Ekim 2009 günü, Kütahya'nın Çavdarhisar ilçesinde bir köy düğününde polis memurunun tabancasının ateş alması sonucu Özge Keyikçi hayatını kaybetti. |
|
Erol Postacı, 27.07.2010 Günü, Bakırköy İstanbul Caddesi’ndeki Tacirler Menkul Değerler A.Ş.’yi önceki gün silahıyla basan E. polis memuru Vedat Gemalmaz, zarar ettiğini öne sürerek sorumlu tuttuğu şube müdürü 49 yaşındaki Erol Postacı ve 29 yaşındaki Sebire Yaman’a kurşun yağdırdı. |
HÜSEYİN TURGUT: Yalova’da Fatih Caddesi’nde park yeri nedeniyle çıkan tartışmada Hüseyin Turgut, polis memuru Gökmen Erkmen'in silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetti.
MUSTAFA USLU: Alkollü olduğu ileri sürülen Mustafa Uslu, Turhal’da otomobiliyle giderken trafik kontrolü yapan polisler ‘Dur’ ihtarında bulundu. ‘Dur’ ihtarına uymadığı belirtilen Uslu polisin arkadan açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti.
CEMAL YALIN: 5 Ağustos 2010 günü, PKK'nın şehit ettiği bildirilen askerin, polis kurşunuyla vurulduğu ortaya çıktı. Antalya'lı Er Cemal Yalın, polis merkezine doğru yürüken polisler tarafından öldürüldü.
FEYZULLAH ETE: 22.Kasım.2007 tarihinde, Avcılar'da bir parkta otururken polis memuru Ali Mutlu tarafından göğsüne bir tekme vuruldu, göğsüne aldığı bu tekme sonucu hayatını kaybetti. |
İBRAHİM ÖZKAYMAK: 28.08.2009 günü polis memurunun "uyarı ateşi" ateşi sonucu göğsüne isabet eden mermi sonucu hayatnı kaybetti. İbrahim Özkaymak, 2007 yılında yürülüğe giren PVSK'dan sonra polisn sorumlu olduğu 80. ölüm olayıdır. |
‘DİKKAT POLİS GELİYOR!’ KAMPANYASINA KAPSAMINDA
İZMİR STANDI AÇILDI
MAZLUMDER ve BARAN TURSUN VAKFI; yetkisini PVSK’dan alan polis şiddetinin vahim sonuçlarını ve bu sonuçların olumsuz etkilerini gidermek, dolayısıyla kurumsal şiddet, işkence ve yaşam hakkı ihlallerinin önüne geçmek için “DİKKAT POLİS GELİYOR” kampanyası kapsamında, 01.04.2013 tarihinde İzmir Konak'ta basın açıklaması yapılarak Stand açtılar. BASIN AÇIKLAMASI ve VİDEOSU /Açıklama metni videodan sonradır
BASIN AÇIKLAMASI
PVSK İNSAN HAYATINI TEHDİT EDİYOR!
Polisin yetki aşımı ve orantısız güç kullanımı 2007 yılından bu yana bireyler için hayati bir soruna dönüşmüş bulunmaktadır. PVSK olarak kısaltılan ve polise keyfi silah kullanma yetkisi veren bu kanun neticesinde, 28’i karakollarda olmak üzere toplam 128 kişi hayatını kaybetmiştir.
2007 yılında Polis Vazife ve Salahiyetleri Kanununda (PVSK) yapılan değişiklikten sonra polisin; kötü muamele, adam öldürme ve hatta kameraların önünde pervasızca şiddet uygulama gücü her gün artarak devam etmektedir. Türkiye de Polis şiddeti olağan hale gelmiştir. Dolayısıyla polislerin, olağanlaşan şiddete tereddüt göstermeden başvurmaları sonucunda, yaşama hakkı ihlallerinde önemli artışlar meydana gelmiştir.
Polisin bu ihlalleri “dur” ihtarına uymadığı gerekçesiyle öldürmesinden tutun, gözaltında ki ölümlere kadar çok geniş bir yelpazede kendini göstermektedir. Öldürme fiili, polisin adeta olağan görevleri arasına girmiştir.
Nitekim öldürme olaylarına adı karışan zanlı polisler: “Biz görevimizi yaptık” şeklinde savunma yapmışlardır, zanlı polise göre “Adam öldürmek” görevleri arasındadır.
Bireylerin güvenliğini sağlamakla yükümlü olan polis, PVSK’nın kendisine sunduğu aşırı yetki ile yaşama hakkını ihlal etmekte ve bu ihlali yine güvenlik gerekçesiyle kamuoyu ve toplum nezdinde meşrulaştırmaktadır.
Toplumsal ve bireysel hak arama fiilleri, demokrasilerde hiç bir biçimde sınırlandırılması düşünülemeyecek bir haktır. Buna rağmen, en ufak bir hak arama eylemine dahi tahammül edemeyen polis, karakollarda ve sokaklarda orantısız güç kullanmaya, şiddet uygulamaya devam etmektedir.
Şu ana dek gerçekleşen ölüm olaylarının hiçbirinde sanık polisler hakkında tatmin edici cezai bir yaptırımda bulunulmamıştır. Bu ise ölen 128 kişiyi, yakınları ve kamuoyu nazarında bir kez daha öldürerek toplumsal vicdanı derinden yaralamıştır.
Bugün kamuoyundaki yaygın kanı, polisin yürütme görevinin yanında yargı görevini de üstlenmiş olduğu yönündedir. Şüpheli bulduğu kişileri yargıya havale etmesi gereken polis, kendini yargının yerine koyarak ceza makamı gibi davranmakta ve masumiyet karinesini çiğneyerek yargısız infazda bulunmaktadır.
Genişletilmiş yetkilerle donatılan ve cezasızlık zırhı ile korunan polisin, en temel hak arayışında bile tazyikli su, biber gazı, cop vb. silahları kullanmakta tereddüt göstermemesi, ciddi yaralanmalara ve hatta ölümlere yol açmaktadır. Böyle bir atmosferde, toplumsal huzuru temin etmek ve toplumu şiddetten arındırmak mümkün olmadığı gibi, bilakis polisin bu tutumu şiddetin daha da kanıksanmasına yol açmaktadır.
Devletin bekası uğruna, bireylerin temel hak ve özgürlüklerini askıya alan kanunlardan birisi olan PVSK’nın uluslararası standartlar esas alınarak yeniden düzenlenmesi şarttır.
Bu bağlamda, Polisin PVSK gibi kanunlarla edindiği geniş yetkilerin yol açtığı şiddeti gözler önüne sermek ve bu şiddeti toplumda tartışılır hale getirmek için, Mazlumder ve Baran Tursun Vakfı olarak ortak yürüttüğümüz ve 4 ay süreli “Dikkat Polis Geliyor!” kampanyası çerçevesinde hak ve adalet nöbeti tutacağımız bir Stant açmış bulunmaktayız.
Güvenlik kaygısı hissetmeksizin, temel hak ve özgürlüklerin teminat altına alındığı, daha huzurlu ve daha özgür bir gelecek için toplumun tüm duyarlı kesimlerini çalışmalarımıza destek vermeye çağırıyoruz.
Basına ve kamuoyuna duyurulur.
MAZLUMDER İZMİR ŞUBESİ BARAN TURSUN VAKFI
Aktif Ziyaretçi | 15 |
Bugün Toplam | 331 |
Toplam Ziyaret | 9449854 |
Alış | Satış | |
---|---|---|
Dolar | 34.4400 | 34.5781 |
Euro | 35.9597 | 36.1038 |
Tuncay Cüzdan-Antakya
A.Rahman Sözen-İzmir
Ahmet Çakır-İzmir
Mehmet Tursun-Baransav
Aytekin Arnavutoğlu-İst
Çağdaş Gemik - Antalya
Feyzullah Ete-İstanbul
Soner Cankal-Ankara
Çağdaş Gemik Antalya
Yasin Kırbaş-iST
Emrah Gezer-Ankara
24.11.2012 günü Uşak'ta polis memurları ile vatandaşlar arasında çıkan arbedede polisin silahından çıkan kurşunla başından vurularak öldürüldü. 28 yaşındaki Kenan Kapısız 4 çocuk babasıydı. Devamı oku...
Kenan Yılmaz: İstanbul Sultangazi polis merkezinde fenalaştı, ambulansla hastaneye götürüldü ama öldü. Ailesi:"Kenan Yılmaz'ın ölümüne, gözaltında tutulduğu polis merkezinde gördüğü kötü muamele yol açtı" dedi. Bu iddia adliyeye taşındı, aile suç duyurusunda bulundu.
Ahmet Cömert:2009 KOCAELİ'nin Darıca İlçesi'nde gözaltına alınan 23 yaşındaki Ahmet Cömert, polis merkezinin nezarethanesinde ölü bulundu. Baba Durmuş Cömert, oğlunun intihar edecek biri olmadığını söyledi. |
WİLLEM TYAS /1 Ekim 2011 günü Antalya'nın Manavgat ilçesinde çevreye verdiği rahatsızlık nedeniyle şikayet üzerine ifadesi alınmak için polis merkezine getirildikten sonra ölüm olayı meydana geldi. Fenalaştığı iddia edilen 64 yaşındaki İngiliz Willem Tyas hayatını kaybetti. |
|
Kimsesiz çocuk:"Polisler bizi döve döve Belgrad Ormanı’na bırakıyorlardı" dedi. Devamla:" Yardıma gelmeselerdi tecavüze uğruyordum...”, “Bakırköy Çocuk Yurdu’nda bir arkadaşımızın makatına sopa soktular...”, “Umut Çocukları Derneği yöneticileri bizim sayemizde zengin oldular...”, “Dernek Başkanı Ferhat Şahin, hepimizi sıraya sokarak, falakadan geçirdi...”, “Polisler bizi ekip arabalarına bindirip döve döve Belgrad Ormanı’na bırakıyorlardı....”Devamı oku..
|
Murat Konuş: 7 Ocak 2010 tarihinde gözaltına alınan Murat Konuş'un, bir süre sonra rahatsızlanarak kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği, Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca hazırlanan otopsi raporunda Konuş'un “künt kafa travmasına bağlı beyin kanaması” sonucu öldüğünün bildirildiği anlatılıyor. |
ÖZCAN KURTULUŞ: İzmir Şirinyer polis karakolunda ölü bulundu. Polisin kendisini aradığını söyleyen abla Sitem Duyar da: "Kardeşim Özcan Kurtuluş'un avukat görüşme odasında kendini astığını söylüyorlar, kardeşimin avukat görüşme odasında ne aradığı konusunda kimse bize açıklamada bulunmuyor" |
Ahmet AKBAŞ: 01.08.2009 günü Esenler polis karakolunda ölü bulundu. Ahmat Akbaş'ın yakını Ergin Akbaş: "Olayın üzerinde uzun zaman geçmesine rağmen savcı olay yerine geç geldi. Doktorlar gelmemiş müdahale etmemişler" iddiasında bulundu.
|
|
AHMET LAÇİN: Tornacı 23 yaşında ki Ahmet Laçin 12 Ekim 2008 günü Bağcılar’da gözaltına alındı ve Bağcılar polis karakoluna götürüldü. Akrabaları, Ahmetin dövüldüğünü ve kaldırıldığı hastanede öldüğünü idda ettiler.
|
Hamedu Loufa Sayıd/ MERSİN:2007 yılında yürürlüğe giren PVSK’dan sonra, failin polis olduğu 101. Ölüm olayı. 29.07.2011 tarihinde Mersin'de Yumuk tepe polis karakolunda ölü bulundu. Dosya oku.. |
RESUL İLÇİN: 22/10/2009 günü Şırnak'ın İdil İlçesi'nde polisler tarafından götürüldüğü karakolda yaşamını yitiren 52 yaşındaki Resul İlçin'in yapılan otopsisinde kafasında ve vücudunun çeşitli yerlerinde darp izi olduğu ortaya çıktı.
|
Cem Aygün-Ankara: Ankara Keçiören İncirli’de 22 yaşındaki Cem Aygün “dur” ihtarına uymadığı iddasıyla polisler tarafından öldürüldü. 1 ay önce cezaevi'nden çıkan gencin ölümüne ilişkin emniyetin aileye verdiği bilgiler ise çelişkilerle dolu. Baba Celal Aygün:"Oğlum Cem Aygün öldürüldükten 8 saat sonra bize haber verildi" dedi 30.08.2012